Trader olmak, birçok kişinin sandığının aksine sürekli saldırıda olmak değil, büyük ölçüde iyi bir savunma yapmaktır. Çoğu kişi piyasada nasıl büyük kazançlar elde edeceğine odaklanırken, asıl mesele oyunda kalabilmektir. Bu yüzden en iyi traderlar, sadece kazanmanın değil, kaybetmemenin de ustasıdır.
Her zaman söylediğim bir söz var:
Bu oyunu en iyi oynayanlar, kaybetmeyi en iyi bilenlerdir.
Bu yazıda, zamanla acı tecrübelerden öğrendiğim bazı kritik temel prensipleri paylaşmak istiyorum. Uzun vadede başarılı olmayı hedefliyorsanız, bu satırların size faydası olacağına inanıyorum.
Kaybeden Pozisyonların Maliyetini Düşürme
Eğer amacınız trade etmekse ve bir pozisyon aleyhinize gidiyorsa, üzerine ekleme yaparak maliyet düşürmeye çalışmak, en büyük tuzaklardan biridir. Bu, bataklığa saplanmış bir arabanın gaz pedalına sonuna kadar basmaya benzer: Çıkmayı değil, daha da dibe batmayı garantilersiniz.
Kötü giden bir pozisyonu kurtarmaya çalışmak yerine, o pozisyonu kapatıp, zararı bir ders maliyeti olarak görün. En başta neden yanlış yaptığınızı anlamaya çalışın. Belki giriş seviyeniz yanlıştı, belki piyasa dinamikleri değişti, belki de sadece beklentiniz doğru ama zamanlamanız hatalıydı. Sebep ne olursa olsun, savunmayı öne almalı ve zararı büyütmeden çıkmalısınız.
Büyük traderlar kötü pozisyonları keserken, kaybedenler ise inat edip o pozisyonlara daha fazla para gömerler.
Yeni başlayan traderların en sık yaptığı hatalardan biri, giriş noktalarına gereğinden fazla anlam yüklemeleridir. “Ben bu hisse senedini 100 TL’den aldım, o yüzden 100 TL’ye gelmeden satamam” gibi bir düşünce, büyük kayıpların başlangıcıdır.
Bir pozisyonda olup olmadığınız, piyasanın şu anki koşullarına göre belirlenmelidir. Dün girdiğiniz fiyat, bugün için bir anlam ifade etmeyebilir. Önemli olan, şu an piyasanın hangi yöne gittiğini doğru okuyabilmektir.
Traderlar için en önemli nokta, “Ben ne düşünüyorum?” değil, “Piyasa şu an ne yapıyor?” sorusunun cevabını bulmaktır.
Riski Piyasanın Gücüne Göre Ayarla
Kötü işlem yaptığınızda işlem sıklığını ve işlem hacmini küçültün, pozisyon sayınızı azaltın, iyi işlem yaptığınızda ise işlem hacmini büyütün. Bu basit kuralı uygulamak bile piyasanın dalgalarından sizi önemli ölçüde koruyacaktır.
Ancak çoğu trader tam tersini yapar: Kaybettikçe daha fazla risk alır, kazandıkça daha temkinli olur. İşte bu, finansal olarak intihardır. Eğer yanlış bir dönemde büyük oynarsanız, psikolojiniz bozulur, kapitaliniz küçülür ve işin içinden çıkamazsınız.
Piyasayı bir dövüş ringi gibi düşünün: Eğer rakibiniz size çok sert vurmaya başladıysa, gardınızı alıp daha az açılmalısınız. Ama onun yorulduğunu, sizde bir ivme olduğunu hissediyorsanız, işte o zaman saldırıya geçmelisiniz.
Sadece En İyi Setup’ları Trade Et, Sadece En İyi Pozisyonları Taşı
Sadece en iyi setup’ları trade ederek hem yanılma oranını azaltır hem de “overtrading” belasından kurtulabilirsiniz. Ayrıca, sadece en iyi pozisyonları taşıyıp, çürük elmalardan, ilerlemeyenlerden bir an önce kurtulmalısınız.
Bu strateji:
Kazananları büyütüp kayıpları sınırlamanızı sağlar.
Psikolojik yükü hafifletir, sürekli zararda bekleme stresini ortadan kaldırır.
Sermayenizi daha verimli kullanmanıza yardımcı olur, çünkü kötü giden pozisyonlara bağlı kalmazsınız.
Kendi disiplininizi güçlendirir ve karar alma süreçlerinizi netleştirir.
Haber kaynaklı sert, gap’li düşüşlerden korunmanızı sağlar.
Ne Zaman Çıkacağını Bilmiyorsan, Girme!
Bir pozisyona girerken kendinize şu soruyu sormalısınız:
“Bu işlem ters giderse, ne zaman ve nasıl çıkacağım?”
Eğer bu soruya net bir cevabınız yoksa, o işlemi yapmamalısınız. Stop noktası olmayan her pozisyon, sonuçta sizi büyük zarara sokabilecek bir mayın gibidir.
Piyasada kalıcı olanlar, önce savunmasını güçlendirenlerdir. Kimse her zaman haklı olamaz. Ama yanlış yaptığında zararı minimize edenler, uzun vadede hayatta kalır.
Büyük Traderlar Savunmacıdır, Kahraman Olmaya Çalışmazlar
Piyasada kahraman olmak isteyenler, genellikle en büyük kaybedenlerdir. Büyük riskler almak, bazen büyük ödüller getirebilir ama uzun vadede bu sürdürülebilir bir strateji değildir. Büyük traderların ortak özelliği, öncelikle kayıplarını nasıl sınırlayacaklarını bilmeleridir.
Bu işte ego, en büyük düşmanınızdır. Kendinizi çok iyi hissettiğiniz an, tehlikeli bir noktadasınız demektir. Çünkü bu, fazla özgüvenle hareket etmeye başladığınız, risk yönetimini ikinci plana attığınız noktadır. İşte en büyük kayıplar da genellikle tam bu noktada gelir. Her zaman kendinizi sorgulayın. Çok iyi olduğunuzu düşündüğünüz an, kaybetmeye başlarsınız.
Beklentilerini Yönet, Sürprizlere Hazır Ol
Piyasada sürpriz diye bir şey yoktur. Sadece yeterince hazırlıklı olmayanlar vardır. Eğer neyin ne zaman olacağını bilmiyorsanız (ki bilmiyoruz), önceden belirlediğiniz plan dahilinde hareket etmelisiniz.
Bazen mükemmel bir formasyon görürsünüz, her şey işlem planına uygundur ama piyasa tamamen tersine gider. İşte burada en büyük farkı yaratan şey beklenti yönetimidir.
“Piyasa bana borçlu değil” prensibini unutmayın. Grafik mükemmel gözükebilir, her şey plan dahilinde olabilir ama piyasa sizin düşündüğünüz gibi hareket etmek zorunda değildir.
Piyasa Her Gün Oynanabilecek Bir Oyun Değildir
Pek çok trader, her gün işlem yapması gerektiğini düşünür. Ama bazen en iyi hamle, hiç işlem yapmamaktır.
En iyi traderlar, sadece fırsat gerçekten uygunsa sahaya çıkar. Eğer piyasada net bir yön yoksa, hareketler anlamsızsa, neden gereksiz risk alasınız?
Oyun her zaman sahada ama sizin her gün oynamanız gerekmiyor. Bazen en iyi strateji, kenarda oturup büyük fırsatları beklemektir.
Sevgiyle Kalın,
Çağan
Okuduğunuz için teşekkür ederim. Bu gönderi ve “Trading & Life” platformu herkese açıktır, paylaşıp bu platformu destekleyebilir ve yeni içeriklerden haberdar olmak için ücretsiz abone olabilirsiniz...”
*Uyarı: Bu yazıda ve platformda bulunan diğer içeriklerde paylaşımlarımın amacı, finansal okuryazarlığa katkıda bulunmak, piyasalar hakkında farklı bakış açıları sunmak ve özellikle teknik analiz temelli stratejiler konusunda farkındalık yaratmaktır. Bu paylaşımlar, kimseye al-sat tavsiyesi vermek için değil, beni takip edenlerin kendi sistemlerini oluştururken fikir edinmelerine yardımcı olmak için yapılmaktadır. Ayrıca, yatırım tavsiyesi vermeye yetkili olmadığımı da özellikle belirtmek isterim.
Benim kullandığım sistem, yıllarca süren çalışmaların, toplanan verilerin ve defalarca yapılan back testlerin sonucunda, kişiliğime ve beklentilerime göre optimize edilmiş bir stratejidir. Yani tamamen bana özeldir ve bir başkasına %100 uyması mümkün değildir. Burada büyük resmi paylaşsam da, bu resmin altında birçok farklı proses yatmaktadır.
Piyasalar, disiplinsiz ve başkalarının yönlendirmesiyle hareket edenler için oldukça acımasızdır. Amacım, takip edenlerin bilinçsizce işlem yapmasını teşvik etmek değil, tam tersine kendi araştırmalarını yaparak bağımsız kararlar almalarına özendirmektir. Stratejimi anlamaya çalışmak yerine doğrudan işlem açmaya çalışıyorsanız, burada yanlış yerdesiniz. Yatırım, bilgi, sabır ve disiplin gerektirir. Bu bilinçle hareket eden herkes için paylaşımlarımın faydalı olmasını dilerim.
Çok teşekkür ederim. Gerçekten çok zor olan bir konudaki görüşleriniz Çok kıymetli.
Teşekkürler harika bir yazı